Düğünümüz....

30 Mart 2011 Çarşamba

kavuşuyorum.....

Sevgili sevgilime,aileme artık kavuşuyorum..öle bi huzur ki bu hertarfı şimdiden pembe görmeye başladım.Ah o yollar bitmez şimdi..Şu anlam veremediğimm,facede sık sık rastladığım ve hala çözemediğim @bilmemne,@iskender,@iskender sonrası kahve yazanlar gibi saçmalayıp @kavuşuyorum demekten korkuyorum..:)

29 Mart 2011 Salı

zigonlar çıldırdı!!

Çeyiz araştırmalarım tam gaz devam ederken Cafe Ruj'da birbirinden ilginç zigon sehbalara rastladım.Aşadakiler benim beğendiklerim devamı Cafe Ruj'da...

25 Mart 2011 Cuma

Mutfak Önlükleri

Ben genel de kullanmıyorum mutak önlüğünü.ya çamaşır suyuyla işim olcak ya da hamur işiyle falan.ya da canım C gelcekte ona mutfakta şık gözükmek için:)Nedense biri beni boğazlıyor gibi oluyorum.Eldivende kullanmam yemek yaparken hani diyorlar ya elimin lezzeti geçsin aynen öyle.İyi bunu anladık da mutfak önlüğüne noluyo diceksiniz bilmiyorum boğuluyorum.Ama belden bağlamaları tam bana göre ;)
yukardaki sağdakide benim mutfak önlüğüm.Şenliklerde köfte satarken..Ey gidi gençlik günleri ey...

off:(

Sözün bittiği yerdeyim..

çiçeklendim sana yeşillendim sana:)

twist 2011 ilkbahar yaz koleksiyonunda çiçek desenini ön plana çıkarmış.işte benim favorilerim..

kumrular gibi olmanız dileğiyle..

‎'' kumrular gibi''
Sevgililere yada evlenenlere niçin '' kumrular gibi'' benzetmesi yapılır bilir misiniz?
Çünkü kumru; asla eş değiştirmez.
Çünkü kumru; içinde bulunduğu şartlara her zaman uyum gösterir, şikayet etmez.
"Çünkü kumru; hiçbir zaman başka bir kuşun yuvasına girmez".

24 Mart 2011 Perşembe

benim olmalı:)

yeni bi site keşfettim.buldumbuldum.com.çok ilginç hediye seçenekleri var.benim favorim bu şaşı saat.bir gözü saati diğeri ise dakikayı gösteriyor.üstelik fiyatı 29.9 TL, 30 TlL bile değil :)

18 Mart 2011 Cuma

öle deme Mukaddes öle deme

Fatmagül'ün Suçu Ne” dizisinde canlandırdığı zeka geriliği olan “Rahmi” karakteriyle seyircinin beğenisini kazanan Bülent Seyran, halasının zeka geriliği olan ikizleriyle birlikte büyüdüğünü söylemiş.Ben Selena dizisinde farketmemiştim.Ama oyunculuğuna hayran kaldım bu dizide.Çok inandırıcı olmuş.Bence en iyi oyuncu ödülü Hürrem'e değilde Rahmi'ye verilmeliydi.Bu arada dün akşamki bölümde Mukaddes yerlerde süründü.E ne demişler dinsizin hakkından imansız gelir ;)

Beyaz Atlı Prens

Hayır bende araştırıyorum canım C  ile ilginç  nasıl pozlar veririm diye evlenirken.Ama bölesine de ilk defa rastlıyorum "yok artık "dedim..Ben bi süre araştırma işine ara veriyorum :) ah canım c napcaz biz:)

17 Mart 2011 Perşembe

yerler seni:)

Genelde işten geç geldiğim zamanlarda ve yetişmemm gereken diziler varsa hem pratik, hem lezzetli,hem ekonomik,hem doyurucu( ki ben böle sayarsam makarnanın faydalarına girecem)olan makarnayı tercih ederim.Knorrun makarna soslarını aldım denedim.gerçekten lezzetli.Benim favorim domates soslu olanı;)
fiyatı 1,800tl. Tencerede 1 bardak su ve sosu karıştırıp kaynattıktan sonra haşlanan makarnalarımızı 5 daka kadar sosla karıştırıyoruz ve yanında yoğurtla mis gibi kokusuyla makarnanız hazır.Bu arada makarna yıllardır kilo aldıran bir besin gibi gözüktü durdu.halbuki yağ oranı azmış.Asıl kilo aldıran makarnayla sunulan soslarmış.Aslına bakılırsa İtalyanlar bizden 5 kat fazla makarna tüketiyor.Ama kızları ipince.Yemişim kalorileri diyorsanız bu soslar enfes.

oysa...

"Oysa aşk namaz gibiydi,bilirdim ki sağa sola bakılırsa bozulacak.."
Sevdim bu sözü...

16 Mart 2011 Çarşamba

davetsiz misafirim

geçen sabah uyandığımda evimde birşeyin zıpladığını gördüm.dondum kaldım tabi.ne bi adım geri gidebiliyorum bi adım ileri.acaba yanlış mı gördüm derken o zıplayan şey tekrar zıpladı ve benim çekyatın altına girdi.ne olduğunu anlamadım siyah korkunç birşeydi.o gün ne giydin naptım hatırlamıyorum tek hatırladığım jet hızıyla kapıyı bile kitlemeden evden çıkmam ve ev sahibime haber vermemdi.İşten doğru kendisini aradığımda ev de birşey olmadığını söledi.Ama gel çalış.o gün ne yediğimden anladın ne yaptığımdan.daha sonracığıma akşam arkadaşımla eve gittik ve heryeri didik didik aradık.Bu bahaneyle de evi bi güzel çamaşır suyuyla pakladım:)ama içim rahat değil.Annemi çağırdım gelmedi,Cyi çağırdım saçmalama dedi.Onlar da haklı.kaç saatlik yolu bi yaratık için mi gelceklerdi.neseciğime ben o akşam atkı bere yattım tabi.kulağımı ısırır parmaklarımı yer diye senaryolar yazdım oynadım.Birkaç gün geçti.ben artık kendimi hayal gördüğüme inandırmıştım ki taa ki o yaratığı tekrar görene kadar.Yine anlamadım ne olduğunu.bu ya fare,ya kurbağa,ya çekirge,ya da yeni türeyen bi canlıydı ama neden benim evim:(
artık o herneyse onu kafamda sevimli hale getirmeye çalıştım.böle saçları var.ve o güzel saçlarında pembe kurdalesi var.ama yok ol olmuyordu.korkudan geberdim öldüm bittim.başka bir gün evimde siyah çörek oyuna benzeyen şeyler gördüm.Evet o sevimli(!)şey fareydi.Ne mi yaptım..ondan kurtulmak için bütün herşeyi araştırdım.ilk fare yapıştırıcısı ve fare yemi aldım.onu bir güzel küçük kartonlara sürdüm,üstüne peynir koydum ve evin bütün heryerine dağıtım.Tabi ben ve yusufcuklar beklemede:) Veeeee mutfaktan gelen o acı acı inleme sesi,benim ona gidip bakmam,o mutfaktan jet hızıyla kaçışım,mutfağın kapısına koltuk koymam(benim farem çok güçlüdür,bide gelir kapıyı açar beni yer:) ),annemi aramam,annemin evsahibi arayıp ewden farenin çıkmasını izlemem sadece 5 dakka sürdü..Napayım pıtırcık ben ev arkadaşı aramıyordum ki..bundan sonra her gördüğün sakallıyı peynir sanma ve zafer benim..Ama yok kurtuldum mu hayır..bu seferde beni ya devamı gelirse,ya kardeşleri onu aramaya çıktıysa gibi saçma sapan düşünceler sardı..Yok bana bi süre huzur yok ah mikicim mouscum gerdin beni fena gerdin...

15 Mart 2011 Salı

iz

İşe ilk başladığımda yapacak hiç bir şey yoktu ve ben hiç bir şey bilmiyordum..Yeniyim diye saolsunlar bana iş de vermiyorlardı..Nese ki kurumumuzun eli,ayağı,gözü,googlı G.bahar bana Canan Tan'ın bir kitabını tavsiye etti..Aman Tanrım böle duygusal kitaplar olabilir mi ya evet belki klasik birer aşk hikayeleri ama öldüm..Canım C'ye özlemimden mi olsa gerek benim gözler doldu boşaldı sürekli...Okuduğum kitaplardan,izlediğim filmlerden çok çabuk etkilenirim.O hafta ruh gibi dolaştım..Sanırım yeni bir ruh hali beni bekliyor..Canan Tan yeni bir kitap çıkartmış.Adı "İZ"..10 mart'ta piyasaya sunulcaktı.Ama benim şehrime daha gelmedi:( Tanrı'm onu bana yolla:)

şifa diliyoruz...

sabah işe gelirken doluştaki radyoda duydum..vurulmuştu ve hayati tehlikesi vardı..üzüldüm hem de çok aklıma çoçukları geldi..ne de olsa bir babaydı..aklıma babam geldi..kendimi onların yerine koymak bile istemedim..öle hayranı falan değilimdir..onla ilgili haberleri de fazla okumam..bu sefer okudum..oğlu "şimdi sırası değil gitme beni yalnız bırakma"demiş..
  ilk acil şifalar diledim,sonra babamı aradım..

bu gün kafama cemre düştüüü:)

daha dün soğuktan donduğumu bilirim taa ki bugün şu kaşe montun üstmde tuğla etkisi yaptığını hissedene kadar...bu sabah kuş sesiyle uyandım tabi ilk ben bunu mutfağımdaki davetsz misafirin sesi sananan kadar..o kimmii..benim 1 haftadır kabusum neyse onu daha sonra anlatcam..bu bahar insanın pskolojisini de düzeltiyor sanki..bıcır bıcır konuşup gülesim var hatta şu an masamın üstünde beni bekleyen evrakları teker teker takasım,üstüne çiçek böcek çizesim var:)